Yeni Yaşıma Mektup: Hoşgeldin!

Canım kendim! Şu hayata bir kez daha hoşgeldin!

O kadar güzelsin ki!

Gördüğün tüm renkler, duyduğun tüm seslersin! Uçsuz bucaksız sevgisin, sonsuzlukta süzülen parlak bir ışıksın! Geçtiğin her yol daha çok parla, daha çok gürle, renklerini doyasıya saç diye!

Hata mı? Hata yapmak mı korkun? Bu serüvende hata yok ki yapasın! Sonsuz ihtimaller okyanusunda kendine seçtiklerin var ve deneyimledikçe öğrendiklerin..

Öyle bir okul ki burası, önce test edilir sonra öğrenirsin; bırak artık gittiğin okullarla kıyaslamayı. Bu aslında bir yolculuk dahi değil! Çünkü her yolculukta bir varış vardır. Burası varışları unutman gereken bir ezgi, bir müzikal! Bir şarkıyı dinlerken sonunu mu beklersin yoksa tadını mı çıkarırsın?

İşte hayat dediğin, o her saniyesinin tadını çıkarman gereken şarkı.
Ve eğer istersen, kendi besteni yapar, kendin çalar, kendin söylersin.

Yeter ki gör renklerini, ışığını, sonsuzluğunu.

Atomların dahi bu bedeni yaratmak için her saniye bir arada kalmaya karar verirken; sen nasıl olur da kendi yaratıcılığından şüphe edersin?

Sen yaşamın tanrısal bir ifadesiyken nasıl güzelliğini sorgularsın?

Sen zaten safi ışık iken, burası aydınlanma yeri mi sandın?

Birliği, bir olmayı deneyimlemek için buradayken; bitsin istediğin duygularını bu bedende tatmanın yaşamın en güzel hediyesi olduğunu ne çabuk unuttun?

Ah öyle güzelsin, öyle masumsun ki! Her şey daha çok sevebilmeye davet iken, gerçekten “kötülük” var mı sandın?

“Kendi özünü ara, bulursun” dediler, peki ya sen içinde olanı nerede ararsın? Yalnızca seçersin özün olmayı, kendin olmayı, sonra seçtiklerin için kimlere kızarsın? O kızdıkların, küstüklerin, düşman ilan ettiklerin hepsi senin kalbinde yok mu sanki? Bul o “suçlu” diye etiketlediğin “SEN”i. İşte o bulduğun “SEN”, kalbini daha çok açabil ve sonsuzluğunu doyasıya yaşa diye orada.

Limitsizliğine ne diye limit koymaya çalışırsın, bu bedende tek bir şansın var iken?

Kimlerden takdir beklersin, kendi mutluluğunu seçmek durur iken?

Ah ah… Öyle güzelsin ki! Kendini çıplaklığınla görsen düşer bayılırsın.

Zaman bir illüzyon iken nereye koşarsın?

Evren sana, senin için, en mükemmel zamanda mucizeler gönderirken acelen ne?!

Aç gözünü, uyan! Biliyorsun sevginin ta kendisi olduğunu. Yalnızca hatırla! “Öteki” dediklerini kalbinde görme şarkısı bu; daha çok sevme, kendin olma, aşk olma, eğlenme şarkısı!

Gizleme artık renklerini ve kendine kızma! Senin tanrın sevgidir, sen sonsuz sevilirken kendini kim olarak yargılarsın?

İçimdeki aşkı, ışığı, renkleri görmeme destek olan; kendi yalan karanlığımızdan beraber yükselerek kendi aydınlığımıza ulaşmaya gönül veren tüm rehberlerim, yoldaşlarım, hepinize aşk olsun! Işık olsun! Selam olsun! Sizi kalbimle görüyor, sonsuz sevgimle seviyorum.

Ve hele seni çılgın kadın!! Seni, her halini, geçtiğin her adımı koşulsuz seviyorum. İyi ki doğdun! İyi ki buradasın! Bu seçtiğin yaşam için, bugün olduğun kadın için bin şükür.

Seni hiç bu kadar net görmedim, tanımadım.

Hoşgeldin!

Bundan sonra sana rengarenk, ışıl ışıl bir hayat boyamaya and içerim. Bu hayat ezgisindeki 30. yaşın kutlu olsun! 

You Might Also Like