Kadın-Erkek-Başarı?

Aşklarım benim en büyük öğretmenim. Yıllanmış dostlarım hiç burun kıvırmasın amma gerçek bu, insan aşkla öğreniyor. Dostu tölere etmekle acımayan yerler aşkta acıyor, aileye sustukların aşkta konuşmak istiyor, yöneticin diye alttan alıp girmekten kaçındığın sürtüşmeler evinde eşinle su yüzüne çıkıyor.

Neden Türkiye’de kadın olmayı seçtiğimi ruhuma çok sordum; “koşulsuz sevgiyi öğren diye” dedi. Yahu Türkiye’de mi öğrenecekmişim ben bunu? Aman elalem ne der, kimseye el açma kızım, muhtaç olma kızım, bağımsız ol kızım, beyaz giyme söz olur siyah giyme toz olur kızım kültüründe mi öğrenecekmişim koşulsuz sevgiyi?

Hem de kültürümüzde şöyle acı bir gerçek varken: “sevgi emekti!”

Yok ya?

Sandık ki çabalarsak seviliriz, emek harcanınca ispatlanır sevgi. Şimdi anlıyorum bunları neden seçtiğimi. Çünkü ben bir kadın olarak, koşullanmışlıklarımla barışarak koşullu sevgideki koşulları silme gücüne sahibim. Kendimi üretkenliğimle değil, durağanlığım ve dinginliğimle sevme hediyem var kadın olarak. Yıllarca kadınlığıma ihanet ederek erkek gibi yaşadığımdan o kabukta sıkıştım kaldım ki bugün o koşulları seçmemenin de bir yol olduğunu görüp anlayabileyim.

Canım kadınlara nacizane sesim ulaşsın isterim: yalnızca hayal kurarak istediğin hayatı yaratabilirsin, koşmana gerek yok. Başarın, ürettiklerin ve vardığın yer değil; başarı o yolda hiçbir şey yapmasan dahi huzurla kalabilmek ve varacağın yere gidene kadar hep sevgiyi seçebilmek.

Eril enerjinin hüküm sürdüğü sistemde yalnızca var olarak değerli olduğun ile barışmak asıl başarı!!

Bugün belki bir yere varmak için koşmak yerine yalnızca oturarak, yardım isteyerek, muhtaçlığın ve acizliğinle barışarak ve bunu eşinle dostunla paylaşmaktan utanmayarak öylece hazla, şefkatle kalmak olacak başarın?

Hadi bugün kendi kadın-erkek-başarı tanımlarına bir bak. Hangileri sana gerçekten huzur getiriyor? Getirmeyenleri bırak bu yeni aya taşıma artık.

Şimdi özsevgiyle özgürleşme zamanı.

Aho!