Dolunay ile Kovanı Boşalt, Değiş, Dönüş
Kovada dolunay, egomuzun kovasını boşaltıp yeniden dolduruyor bu ay. Kova, Zodyak’ın en insancıl, en yenilikçi, en devrimci, güzel niyetli isyankar çocuğu. Kovanın isyanı yakıp yıkmaz, hava elementinden ötürü ılımlı ve uyumludur. Ama miyadı dolana da susmaz Kova, yapılması gereken değişikliğe işaret eder cesurca ve yumuşakça. Çünkü Kova sevmez kutup yaratmayı, birlik taraftarıdır. Ezilenin yanında olup ezeni ezmez; insancıl yaklaşımı, insanın doğasına olan kabulü ve şefkati iki tarafı da değerlendirebilmesini sağlar.
Duygularımızın temsilcisi Ay, Kovanın enerjisiyle birleşince içimizdeki devrim başlıyor demektir. Hem de bu devrim “kanlı” değildir, olması gerektiği gibi ılımlı, uyumlu bir özgürlük enerjisi ile gelir. Ne de olsa Kova özgürlükçülükte başı çekendir. Bizi tarihi geçmiş döngülerde, artık hizmeti olmayan alışkanlıklarda, “konforu çoktan kaçmış konfor alanımızda” tutan ne varsa; bu dolunay gelir o ego kovasını devirir ve bırakılması gerekenler dökülüverir. Hafifleyip özgürce uçman gereken bu evrende hangi duygular, hangi olaylar, hangi paternler ağırlık yapıyor da seni en iyi versiyonundan alıkoyuyorsa bir anda önüne seriliverir. Öyle de bir yenilik sevdası doluverir ki içine, sen de bırakmaya hazırsındır artık.
Bireysel ve Kolektif Değişimler için Adımlar Atılsın!
İşte öyle bir dolunay ki bu, çok ciddi bir dönüşüm enerjisi getiriyor. Son iki ayda ciddi karmik ameliyatlar yaşandı, bireysel benliğimiz, ev aidiyet algımız sorgulatıldı, kendimize olan sorumluluklarımız ve yeni bir düzen yaratmanın gerekliliği hatırlatıldı, şimdi ise teşvik var; o ötelenen yeniliği bireysel düzlemde yapma zamanı geldi. Değişiklik, transformasyon ve kendimiz için daha iyisini isteme ve bunu kolektife yansıtma dönemi başladı.
Bu dolunayın enerjisi çok yumuşak, Eylül’e kadar da bizlere biraz dinlenme imkanı sağlıyor. Zira Eylül’den yıl sonuna kadar dönüşüm enerjisi tavan yapacak ve bizi nefessiz bırakacak. O yüzden şu dönem sakin ve ılımlı bir şekilde, sürekli yapmak isteyip de ötelediğimiz ne kadar değişiklik var ise artık onlara doğru bebek adımları atma zamanıdır. Öyle bir destek var ki bu değişiklik için; kendin için, insanlık için yaratmak istediğin dünyanın temellerini bu dolunay ile birlikte atıyor olacaksın.
Kovanın birlikçi enerjisi içimizdeki kendi kabilemizi kurma, kendi ruh ailemizi bulma gayesini de uyandırıyor; o yüzden çevremizde de ciddi değişiklikler yaşadığımız bir dönem olacak. Nasıl bir çevre içerisinde nasıl bağlarla sarılmak istiyoruz, neler paylaşmak istiyoruz, nasıl birbirimizi yükseltebiliriz soruları gündemimizde olacak ve bu da sırf tanıdıklıktan tutunduğumuz ve artık bırakılması gereken bağları, duyguları, olayları bırakmamıza yardımcı olacak. Ve hayatımıza bizi bilinç düzeyinde daha çok tatmin eden, hayattan istediklerimizin, amaçlarımızın paralellik gösterdiği yeni insanlar girecek.
Ey Özgürlük!
“Özgürleş” diyor gökyüzü, kendinden, geçmişinden, seni ilerlemekten alıkoyan her şeyden! Sadece Kovada dolunay ile değil üstelik. Aslanlar Kapısının açılmasına da şurda gün sayıyoruz, enerjisini hissetmeye başladık bile. Bilirsiniz ki bir aslan olarak severim Lions Gate hakkında yazmayı. Bu sene de uzunca yazacağım zaten ama özetlemek gerekirse, her sene 08.08’de güneşten bile kat be kat büyük olan Sirius yıldızı dünyamızla özel bir hizaya girer ve dünyamızda çok ciddi bir aktivasyon enerjisi oluşur. Taşıdığımız frekansı doğrudan yükselten bu aktivasyon enerjisi, ilahi yaratım gücümüzü tetikler ve ilahi ışığımızı fiziksel forma yansıtma gücü verir. Bu enerji aktivasyonu 26 Temmuzdan itibaren başlar ve Aslanların Kapısı 8 Ağustosta en yüksek enerjisi ile açılır.
İşte tam bu ilahi yaratım enerjisine maruz kaldığımız ve desteklendiğimiz dönemde, yenilikçi Kovadaki dolunay; kendimiz ve tüm insanlık için bireysel düzlemde bizim yaratmamız, değiştirmemiz, dönüştürmemiz gereken ne ise enerjimizi ona kanalize etmemize yardımcı olacaktır.
Kolektif Bilinçte Uyanış
Koskoca bir zinciriz biz beraber. Bu zincirde her halka gerekli, her halkanın bir yeri ve görevi var. İyi niyetlerle zincirin hayrına olanı düşünmekte bir sakınca yoktur, zinciri daha iyiye değiştirmeye çalışmak gayet insani bir dürtüdür. Ama aynı zamanda bu dürtü, ilüzyonu, ayrımcılığı ve kaosu da yaratır. Çünkü değiştirilmesi gereken şeylere odaklandıkça onları büyütür bu dürtü.
Halbuki bu zincirde herkes kendi halkasından sorumludur ve kendi halkasında gerekli değişimi ve dönüşümü yapar ise, temas ettiği halkalara da örnek olacaktır ve bu şekilde dönüşüm zincire yansıyacaktır. İşte bu dolunayda dikkat edilmesi gereken bir diğer unsur da, birlikçiliği iddia ederken katkıda bulunduğumuz kaos çelişkisidir.
Odağını zincirin, bütünün iyiliği için; kendi halkana getirebilir misin? Kendin için en mükemmel hayatı yaratmayı önceliklendirebilir misin? İlahi yaratım gücünü kendine haz ve huzur içinde bir yaşam yaratmak için kullanmayı deneyebilir misin? Hediyelerini nasıl daha çok kullanabilirsin? Nasıl daha eforsuz ve oynayarak yaşayabilirsin? Nereden başlayabilirsin?
İşte bugün senin yaratacağın değişiklik tüm dünya için bir kelebek etkisi yaratacak, çünkü o zincir bizimle var. O zincir için görevlerimiz var. Bu görevler için önce kendi hayatımızda yapmamız gereken değişiklikler var, ve şimdi bu değişiklik için sonsuz destekleniyoruz. Artık sen kendi egonun kovasına neler doldurmak istersin, bunlara odaklan; bırak gerisini hayat sana getirsin. Sen kendi hayatında gereken değişiklikleri yap, o da artarak bütüne yansısın.
Değişim Mucizeleri Kapıda
Sen henüz değişikliğe hazır değilsen, nereden başlayacağını bilmiyorsan da; hayatında radikal değişiklikler yaratacak mucizelere de hazır olsan iyi olur. İnançları tazeleyen, değişimi zorla ama tatlılıkla başlatan, hayatta yapmak istediklerimizi yepyeni bir perspektiften görmemizi sağlayan şahane bir enerji geldi hoş geldi!
Aşkla, kutlu olsun dolunayımız.
Seda Akgün
Yine çok net olduğu kadar şiir gibi bir anlatım🥰
Hazırız gelenlere sevgiyle 🎉🥳