Ayın Döngüleri ve Kadınlar

Doğayla bağımızı unuttuğumuzdan beri doğanın döngüleriyle ne kadar ilişkili olduğumuzu da unutmuş durumdayız. Ayın evreleriyle olan bağımıza hiç dikkat ettiniz mi? Yeniay geldiğinde nasıl içe dönme arzusu taşıdığımızı, dolunay geldiğinde ise nasıl yüksek bir enerji ile şarj olduğumuzu ve türlü patlamalar yaşayabildiğimizi gözlemlediniz mi? 

Ay Bizi Neden Etkiliyor?

Bu durumu bilimsel ve astrolojik olarak şu şekilde açıklayabiliriz: Ay gezegenimize güneş ışınlarını yansıttığı için bizleri belli bir elektro manyetik radyasyona maruz bırakır. Ve Ay, Dünya’nın yörüngesinde bir turunu 27 gün 7 saatte tamamlar fakat; Dünya da Güneş etrafında dönmeye devam ettiği için Ayın evreleri her 29,5 günde bir tekrar eder. Bu tur esnasında, Ayın Dünyamıza ve Güneşe olan mesafesi değiştiği için maruz kaldığımız elektromanyetik radyasyon da değişir ve bizleri farklı şekillerde etkiler. Aynı zamanda Ayın sahip olduğu kütle çekim kuvveti de gezegenimizi doğrudan etkiler, bunun ise en güzel örneği med-cezirlerdir.

Cağnım Astroloji!

Antik çağın üstadları galaksimizi gözlemlerken gök cisimlerinin kendi yörüngelerinde yer değiştirmelerinin kozmik ışınlar, elektromanyetik dalgalar ve kütle çekim kuvvetlerine göre bizleri nasıl etkilediğine bakarak Astroloji ilmini icat etmişlerdir. Astrolojinin kökeni milattan önce 2500lere uzanır ve bu yıldız bilimi tüm büyük medeniyetlerce çalışılmıştır. Bu çalışmalara istinaden de Ayın yörüngesindeki hareketinin en çok duygularımızı etkilediği saptanmış, uydumuza duyguları temsil eden gök cismi olma unvanı atanmıştır. Astrolojiye inanmıyorsanız dahi, dolunay efsanelerini duymuş, etrafınızda da birçok insanın dolunayda kurt adama dönüşmesine tanıklık etmişsinizdir eminim 🙂 

Peki Ayın Kadınlarla İlgisi Ne?

Ay, su elementini ve dolayısıyla feminen özü temsil eder; güneş ise ateş elementini ve maskülen özü temsil eder. Cinsiyet gözetmeksizin hepimizin içinde ilahi feminen ve ilahi maskülen öz bulunmaktadır. O yüzden özellikle biz kadınlar, aya doğrudan bağlıyız. Menstruasyon döngümüz dahi doğrudan ayın döngüsü ile bağıntılıdır. Ay Dünyamız etrafındaki turunu neredeyse 28 günde tamamlarken biz kadınlar da döngümüzü neredeyse 28 günde tamamlarız. 

Yeniay, uydumuzun bize güneş ışıklarını yansıtmadığı karanlık dönemdir.

O yüzden içe dönmek, dinlenmek, duygularımızı gözlemlemek, olanın yerine olmasını istediklerimize odaklanmayı seçmek için idealdir. Ayın ilk evresi olduğu için yeni başlangıçları temsil eder. Yeni bir döngü başlarken yaşamak istediklerimiz, hayatımıza çekmek istediklerimiz adına yepyeni niyetler sunmak için mükemmel zamanlardır. 

Dolunay ise enerjinin yoğunlaştığı, Ayın güneş ışınlarını olanca görkemi ile bizlere yansıttığı evredir.

Enerjimiz öyle yüksek olur ki, bazen bu yoğunlaşan enerjiyi kontrol edemez çatışmalar içersinde buluveririz kendimizi. Halbuki bu enerjiyi sağlıklı bir şekilde bedenden atmak veya yaratıcı bir şekilde kullanmak gerekir. Dolunay tamamlanmayı temsil eder; farkındalığımızın, yaratıcılığımızın, pşisik güçlerimizin tavan yaptığı bir enerji getirir. O yüzden bu enerjiyi doğru bir şekilde kullanmak çok büyük önem taşır. Yeniayda niyet ettiklerimizin neresindeyiz, hangi konularda aydınlığa kavuştuk, neleri artık geride bırakmamız gerekiyor; bunlara odaklanmak gerekir.  

Eğer günümüzde bu kadar ışık kirliliğine maruz kalmıyor olsaydık, çoğumuzun kanaması yeniayda başlıyor olurdu. Ay ışığının miktarı hormonlarımızı düzenler, kadının ne zaman yumurtlama dönemine gireceği ve kanamasının ne zaman başlayacağı da bundan etkilenir. Böylece her yeniayda adet gören kadın, dolunayda yumurtlama dönemine girer. Yeniayda kendi karanlığına çekilerek dinlenen kadın, dolunayda yaratım gücünü en mükemmel şekilde ifade etmiş olur. İşte bizim döngümüz öyle güzel, öyle doğayla harmoni içinde, öyle kutsaldır. 

Beyaz Ay ve Kırmızı Ay Döngüleri

Son iki yıldır, geceleri kendimi ışığa maruz bırakmamaya gayret ediyorum. Loş ışıkta ya da mum ışığında geceyi layığıyla onurlandırıyorum ve hayatı boyunca regl problemleri yaşamış bir kadın olarak artık düzenli ve sorunsuz bir şekilde döngümü tamamlıyorum. Tabi bunda yapmış olduğum ilahi dişili onurlandırma çalışmaları da çok büyük etken. Regl problemleri her ne kadar ışık kirliliğiyle ilgili olsa da, aslen doğrudan sakral çakra ile yani tıkanmış yaratıcılık, onurlandırılmamış kadınlık, bastırılmış cinsellik ve suçluluk duygusu ile ilgilidir; bunu sakral çakra altında konuşacağız. Benim ay döngüm düzene girdiği bu iki sene içerisinde yeniay ile uyumlanmışken son iki ayda birden dolunaya geçiverdi. İçimdeki şifacı uyandıkça bedenim de yeni döngülere uyumlandı.

Zira eğer kanamanız yeniayda ya da dolunaydan yeniaya giden süre zarfında oluyorsa, mükemmel analık ve besleyicilik nitelikleri taşıyorsunuz demektir. Ve buna “beyaz ay döngüsü” denir. Eğer kanamanız yeniaydan dolunaya giden süre zarfında ya da dolunayda oluyorsa, şifacılık nitelikleri taşıyorsunuz demektir. Bu döngü ise “kırmızı ay döngüsü” olarak adlandırılır. Bu demek değil ki herhangi bir döngü bir diğerinden daha iyidir veya üstündür, veyahut tüm şifacılar muhakkak dolunayla uyumludur! Döngülerimiz ihtiyaçlarımız, isteklerimiz ve bulunduğumuz konum itibariyle yaşam içerisinde birçok kere değişebilir, yeniay ile dolunay arasındaki herhangi bir evrede de olabilir. Önemli olan ayın hangi evresi ile uyumlu olduğumuzu saptamak ve aydan mütevellit maruz kaldığımız enerjiye göre kendi enerjimizi dengelemektir.

Benim Ay ile İlişkim…

Benim için ay kutsaldır. Su ve ateş elementleriyle doğrudan çalışan bir şifacı olarak Ayı duyarım, dinlerim. Yeniay ve dolunayda ritüellerimi ihmal etmem. Doğayla uyum içinde olduğumu bilir, yaşamın döngülerini ve dolayısıyla kendi döngülerimi onurlandırarak yaşarım. Yeniayda, yeni bir aya nasıl başlamak istediğime odaklanırım, enerjimi o ay boyunca nelere vermek istediğimi tasarlarım, kendimi ay sonunda görmek istediğim yeri belirlerim. Dolunayda ise nelerin artık bana bir hayrı olmadığına, neleri ardımda bırakmak istediğime, neleri hayatımdan ve bedenimden göndermeye niyetli olduğuma odaklanırım. Birinde kendime yeni bir kale kurar, diğerinde de o kaleyi daha iyisine evirebilmek için yakarım, yıkarım. 

Ama dolunay enerjisini en çok dans ederek kutlamayı ve kutsamayı severim! Dolunayda bedenlerimize dolan yüksek enerji çok müthiş bir yaratım enerjisi taşır. Aynı zamanda kurtulmak istediğimiz enerjileri de dönüştürme gücü verir bizlere. Ben de her dolunay yaşadığım şehirde yapılan davul çemberlerine katılır, tüm dertlerimi kurtlarımı dökerek onurlandırırım dolunayı. Eğer davul çemberi bulamazsam ya evimde ya sahilde dans ederim. Hiçbirini yapamıyorsam, dolunay ritüelimi muhakkak yaparım: artık taşımak istemediklerimi bir kağıda yazar, ay ışığında yakarım. Sonra da yaktıklarımın yerine eklemek istediklerime odaklanır, ay ışığı altında meditasyonumu yaparım. Herkese de bu ritüelleri tavsiye ederim; dolunayın bu özel enerjisinin hayatlarınıza tesirini çok kısa sürede göreceksiniz.

Yılın En Büyük Dolunayı Pembe Dolunay!

Her dolunay özeldir ama; bugün terazide gerçekleşecek “Pembe Dolunay” bir başka özel! Baharın ilk dolunayı olması sebebiyle bahar çiçeklerine ithafen pembe diye adlandırılan bu dolunay, yılın en büyük dolunayı olma özelliği de taşıyor. Yani Ay bu dolunayda dünyamıza en yakın konumuna gelecek ve tüm güzelliğiyle bizleri büyüleyecek! Dolunayın terazide olması ise bizlere denge, uyum ve güzellik enerjisi taşıması açısından tadından yenmez bir bahar başlangıcı sunuyor! Kendi güzelliğimizi keşfetmek, hayatımızdaki dengesizliklere denge getirmek için şahane bir dönem. Terazi, Zodyak’ta ilahi adaleti de temsil ettiğinden, hayatımızda haksızlığa uğradığımızı düşündüğümüz konularda adalet bekleyebiliriz. Karmanın Çarkı bu dolunaydan sonra hakikati ortaya çıkaracaktır. Hazır olsanız iyi olur! Baharın yükselen enerjisi ve Pembe Dolunay ile artan yaratıcılığımızı, bu karantina günlerinde, dünyaya inşaa ettiğimiz sisteme ve hayatlarımıza daha fazla güzellik, uyum ve denge sunabilmek için neler yapabileceğimize odaklamak ne de şahane olur! 

Terazi bir hava elementi burcudur, o sebeple söyleyebiliriz ki bu dolunay en çok hava burçlarını etkileyecek. İkizler, Kova ve Terazigiller, bu güzellik ve uyum en çok size vuracak hadi yine iyisiniz! Haydi canım canlar, özellikle kadınlar! Siz de bu Pembe Dolunay’ı evlerinizde dans ederek, meditasyonunuzu yaparak onurlandırın! Yeniden doğanın döngüleriyle bağ kuran, doğanın döngülerini onurlandıran bir insanlık olma hayaliyle, kutlu olsun dolunayımız! 

Ahoy!

You Might Also Like